9 sonuç bulundu.
...sorumluluk..................................... m.382
C. Sona ermesi
I. Amacı
belirlenmiş kullanmada................................ m.383
II. Amacı belirlenmemiş kullanmada............................. m.384
III. Ödünç alanın ölümü........................................ m.385
İkinci Ayırım
Tüketim Ödüncü
A. Tanımı......................................................... m.386
B. Hükümleri
I. Faiz
...
...c. Belirlenmesi
MADDE 55 - Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
Bu Kanun hükümleri, her türlü idari eylem ve işlemler il...
...ldıran hâller
1. Genel olarak
MADDE 63 - Kanunun verdiği yetkiye dayanan ve bu yetkinin sınırları içinde kalan bir fiil, zarara yol açsa bile, hukuka aykırı sayılmaz.
Zarar görenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar, zarar verenin davranışının haklı savunma niteliği taşıması, yetkili kamu makamlarının müdahalesinin zamanında sağlanamayacak olması durumunda kişinin hakkını kendi gücüyle koruması veya zorunluluk hâllerinde de fiil, hukuka aykırı sayılm...
...bsp; Temerrüt faizi
a. Genel olarak
MADDE 120 - Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir.
Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz.
Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birin...
...e ilişkin edimlerde
a. Tevdi hakkı
MADDE 107 - Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir.
Tevdi yerini, ifa yerindeki hâkim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hâkim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
II - Hükümleri
1 - Borcun mevzuu bir ayın olduğu surette
a) Tevdi hakkı
MADDE 91 - Alacaklı mü...
...II. Yayımlatanın tasarruf hakkı
MADDE 490 - Yayımlatan, sözleşmede kararlaştırılan süre sona ermedikçe veya süre belirlenmemişse kararlaştırılan baskı adedinin tükenmesi için alışılmış süre geçmedikçe, eserin tamamı veya bir bölümü üzerinde, yayımcının zararına olacak biçimde tasarrufta bulunamaz.
Süreli yayınlarda yer alan kısa yazılar, yayımlatan tarafından her zaman, başka yerde de yayımlatılabilir.
Yayımlatan, toplama bir eserin kendisine ait bölümlerini veya dergilerde çıkan uzun...
...D. Sona ermesi
I. Eserin yok olması
MADDE 498 - Eser, yayımcıya teslimden sonra beklenmedik hâl sonucu yok olsa bile, yayımcı bedeli ödemekle yükümlüdür.
Eserin başka bir örneği kendisinde varsa, eser sahibinin bu örneği yayımcıya vermesi gerekir; başka bir örneği bulunmamakla birlikte, az bir çabayla yeniden meydana getirilebilecekse eser sahibi, eseri meydana getirerek teslim etmekle yükümlüdür. Eser sahibi her iki durumda da uygun bir karşılık isteyebilir.
I-) 818 Sayıl...
...III. Müteselsil sorumluluk
MADDE 382 - Bir şeyi birlikte ödünç alanlar, ondan müteselsilen sorumlu olurlar.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
III - Müteselsil mesuliyet
MADDE 302 - Birden ziyade kimseler bir şeyi birlikte ariyet alırlarsa, müteselsilen mesul olurlar.
II-) MADDE Gerekçesi:
MADDE 381 - 818 sayılı Borçlar Kanununun 302 nci MADDEsini karşılamaktadır.
Tasarının tek fıkradan oluşan 381 inci MADDEsinde,...
...I. Amacı belirlenmiş kullanmada
MADDE 383 - Kullanma için belirli bir süre öngörülmemişse, ödünç alanın, ödünç konusunu sözleşme uyarınca kullanmış olmasıyla veya kullanabilecek kadar bir zaman geçmesiyle sözleşme sona erer.
Ödünç alan, ödünç konusunu sözleşmeye aykırı olarak kullanır, onu bozar veya kullanmak için başka bir kimseye verirse ya da önceden bilinmeyen bir durum yüzünden ödünç verenin ivedi gereksinimi ortaya çıkarsa, ödünç veren o şeyi daha önce geri isteyebilir...