14 sonuç bulundu.
...arar arasındaki ilişki......................... m.180
3. Kısmi ifanın yanması..................................... m.181
II. Cezanın miktarı, geçersizliği ve indirilmesi............... m.182
Beşinci Bölüm
Borç İlişkilerinde Taraf Değişiklikleri
Birinci Ayırım
Alacağın Devri
A. Koşulları
I. İradi devir
1. Genel olarak............................................. m.183
&n...
...2. İndirilmesi
MADDE 52 - Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
IV - Tazminatın tenkisi
MADDE 44...
... Yasal şekil
a. Kapsamı
MADDE 13 - Kanunda yazılı şekilde yapılması öngörülen bir sözleşmenin değiştirilmesinde de yazılı şekle uyulması zorunludur. Ancak, sözleşme metniyle çelişmeyen tamamlayıcı yan hükümler bu kuralın dışındadır.
Bu kural, yazılı şekil dışındaki geçerlilik şekilleri hakkında da uygulanır.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
II - Tahriri şekil
1 - Kanunen muayyen şekil
a) Şümulü
MADDE 12 - Kanunen tahriri olması lâzım olan bir akdin...
...menin içeriği
I. Sözleşme özgürlüğü
MADDE 26 - Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
(E) Akdin Mevzuu1
I-Erkânı
MADDE 19 - Bir akdin mevzuu, kanunun gösterdiği hudut dairesinde, serbestçe tâyin olunabilir.
Kanunun kat’î surette emreylediği hukuki kaidelere veya kanuna muhalefet; ahlâka (âdâba) veya umumi intizama yahut şahsi hükümlere müteal...
...3. Kişilik hakkının zedelenmesi
MADDE 58 - Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.
Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
3 - Şahsi menfaatlerin haleldar olması
...
...a zamanı
I. Süreye bağlanmamış borç
MADDE 90 - İfa zamanı taraflarca kararlaştırılmadıkça veya hukuki ilişkinin özelliğinden anlaşılmadıkça her borç, doğumu anında muaccel olur.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
(C) İfanın Zamanı
I - Muaccel borç
MADDE 74 - Ecel meşrut olmadığı veya işin mahiyetinden anlaşılmadığı takdirde borcun hemen ifa ve derhal icrası talep olunabilir.
II-) MADDE Gerekçesi:
MADDE 89 - 818 sayılı Borçlar Kanununun 74 üncü...
...2. Ceza ile zarar arasındaki ilişki
MADDE 180 - Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir.
Alacaklının uğradığı zarar kararlaştırılan ceza tutarını aşıyorsa alacaklı, borçlunun kusuru bulunduğunu ispat etmedikçe aşan miktarı isteyemez.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
2 - Ceza ile zarar arasındaki münasebet
MADDE 159 - Alacaklı zarara düçar olmasa bile ceza lâzım olur.
Şart olunan ceza miktarından fazla za...
...bsp; Borçlu ve alacaklının bildirimine göre
MADDE 101 - Birden çok borcu bulunan borçlu, ödeme gününde bu borçlardan hangisini ödemek istediğini alacaklıya bildirebilir.
Borçlu bildirimde bulunmazsa, yapılan ödeme, kendisi tarafından derhâl itiraz edilmiş olmadıkça, alacaklının makbuzda gösterdiği borç için yapılmış sayılır.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
2 - Birden fazla borçlar olduğu surette
a) Alacaklının beyanına tevfikan
MADDE 85 - Birden fazla borçları bulunan...
...2. Malzeme bakımından
MADDE 472 - Malzeme yüklenici tarafından sağlanmışsa yüklenici, bu malzemenin ayıplı olması yüzünden işsahibine karşı, satıcı gibi sorumludur.
Malzeme işsahibi tarafından sağlanmışsa yüklenici, onları gereken özeni göstererek kullanmakla ve bundan dolayı hesap ve artanı geri vermekle yükümlüdür.
Eser meydana getirilirken, işsahibinin sağladığı malzemenin veya eserin yapılması için gösterdiği yerin ayıplı olduğu anlaşılır veya eserin gereği gibi ya da zamanında...
...p; İşletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi
MADDE 203 - Bir işletme, başka bir işletme ile aktif ve pasiflerin karşılıklı olarak devralınması ya da birinin diğerine katılması yoluyla birleştirilirse, her iki işletmenin alacaklıları, bir malvarlığının devralınmasından doğan haklara sahip olup, bütün alacaklarını yeni işletmeden alabilirler.
Bir tek kişiye ait olup da, kollektif veya komandit ortaklık hâline dönüştürülen bir işletmenin borçları hakkında da aynı hüküm uygulanır.
I-)...
...3. Kısmi ifanın yanması
MADDE 181 - Ceza koşuluna ilişkin hükümler, dönme durumunda ifa edilmiş olan kısmın alacaklıya kalacağını öngören sözleşmelere de uygulanır.
Taksitle satışa ilişkin hükümler saklıdır.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
3 - Fesih halinde alacaklının kısmen vukubulan tediyeye müteallik hakları
MADDE 160 - Cezaî şarta müteallik hükümler, kısmen vâkî olan tediyenin fesih halinde alacaklıya kalması şartını mutazammın olan mukaveley...
...3. Çeşit borcu
MADDE 86 - Çeşit borçlarında hukuki ilişkiden ve işin özelliğinden aksi anlaşılmadıkça, edimin seçimi borçluya aittir. Ancak borçlunun seçeceği edim, ortalama nitelikten daha düşük olamaz.
I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:
3 - Muayyen olmayan bir şeye taallûk eden borç
MADDE 70 - Verilmesi lâzım gelen şey yalnız nevile tâyin edilmiş ise işin mahiyetinden hilâfı anlaşılmadıkça bu şeyin intihabı borçluya aittir. Bununla beraber borçlu,...
...D. Sözleşmenin hükümsüzlüğü
MADDE 200 - Dış üstlenme sözleşmesi hükümsüz hâle gelirse, iyiniyetli üçüncü kişilerin hakları saklı kalmak üzere, eski borç bütün bağlı borçlarıyla birlikte varlığını sürdürür.
Bundan başka, borcu üstlenen üstlenme sözleşmesinin hükümsüz hâle gelmesinde ve alacaklının zarara uğramasında kendisine bir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe alacaklı, önceden sağlanmış güvenceyi yitirmesi yüzünden veya başka herhangi bir sebeple uğradığı zararın gi...
...2. Müteselsil kefalet
MADDE 586 - Kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.
Alacak, teslime bağlı taşınır rehni veya alacak rehni ile güvenceye alınmışsa, rehnin paraya çevrilmesinden önce k...