Sitemizde, siz misafirlerimize daha iyi bir web sitesi deneyimi sunabilmek için çerez kullanılmaktadır.
Ziyaretinize varsayılan ayarlar ile devam ederek çerez politikamız doğrultusunda çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz.
X

Madde 527

II. Sorumluluk

II.  Sorumluluk

Madde 527 - Vekâletsiz işgören, her türlü ihmalinden sorumludur. Ancak, işgören bu işi, işsahibinin karşılaştığı zararı veya zarar tehlikesini gidermek üzere yapmışsa, sorumluluğu daha hafif olarak değerlendirilir.

İşgören, işsahibinin açıkça veya örtülü olarak yasaklamış olmasına karşın bu işi yapmışsa ve işsahibinin yasaklaması da hukuka veya ahlaka aykırı değilse, beklenmedik hâlden de sorumlu olur. Ancak, işgören o işi yapmamış olsaydı bile, bu zararın beklenmedik hâl sonucunda gerçekleşeceğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.

I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:

II - Mesuliyet

Madde 411 - Başkası namına tasarrufta bulunan kimse her türlü ihmal ve ihtiyatsızlıktan mesuldür.

Şu kadar ki o kimse, iş sahibinin maruz bulunduğu zararı bertaraf etmek için yapmış ise, mesuliyeti tahfif olunur.

İş sahibinin sarahaten veya delâleten men’i var iken o kimse, bu işi yapmış ve sahibinin men’i de kanuna ve adaba muhalif bulunmamış ise kazadan dahi mesul olur. Meğer ki o kimse, müdahalesi olmasa bile kazanın vukua geleceğini ispat etsin.

II-) Madde Gerekçesi:

Madde 527 - 818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesini karşılamaktadır.

Tasarının iki fıkradan oluşan 527 nci maddesinde, vekâletsiz işgörenin sorumluluğu düzenlenmektedir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan “II. Mes’uliyet” şeklindeki ibare, Tasarıda “II. Sorumluluk” şeklinde değiştirilmiştir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesi üç fıkradan oluştuğu hâlde, birinci ve ikinci fıkralar, birbiriyle bağlantılı konulara ilişkin oldukları göz önünde tutularak, Tasarının 526 ncı maddesinde, tek fıkra hâlinde kaleme alınmıştır1.

818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesinin birinci fıkrasında kullanılan “her türlü ihmal ve ihtiyatsızlıktan” şeklindeki ibare, Tasarıda “özensizliğinden” şekline dönüştürülmüştür.

818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesinin ikinci fıkrasında kullanılan “maruz bulunduğu zararı” şeklindeki ibareye, Tasarıda “zarar tehlikesini” şeklindeki ibare de eklenerek, hükmün kapsamı genişletilmiştir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesinin son fıkrasının birinci cümlesinde kullanılan “kazadan” şeklindeki terim, Tasarıda “beklenmedik hâlden” şekline dönüştürülmüştür.

818 sayılı Borçlar Kanununun 411 inci maddesinin son fıkrasının ikinci cümlesinin “Meğer ki o kimse müdahalesi olmasa bile kazanın vukua geleceğini ispat etsin” şeklindeki hükmü, Tasarıda “işgören o işi yapmamış olsaydı bile beklenmedik hâl sonucunda bu zararın gerçekleşeceğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde ifade edilmiştir.

Sistematik yapısı ile metninde yapılan düzeltme ve arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanununa göre bir hüküm değişikliği yoktur.

III-) Adalet Komisyonu Değişiklik Gerekçesi:

Alt Komisyonca, Tasarının 527 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “özensizliğinden” ibaresi, kaynak İsviçre Borçlar Kanununda geçen ifadeyle paralellik sağlanması bakımından, “ihmalinden” ibaresiyle değiştirilmiş ve madde Komisyonumuzca da bu şekliyle kabul edilmiştir.

IV-) Kaynak İsviçre Borçlar Kanunu:

1-) OR:

II. Haftung des Geschäftsführers im Allgemeinen

Art. 420

1 Der Geschäftsführer haftet für jede Fahrlässigkeit.

2 Seine Haftpflicht ist jedoch milder zu beurteilen, wenn er gehandelt hat, um einen dem Geschäftsherrn drohenden Schaden abzuwenden.

3 Hat er die Geschäftsführung entgegen dem ausgesprochenen oder sonst erkennbaren Willen des Geschäftsherrn unternommen und war dessen Verbot nicht unsittlich oder rechtswidrig, so haftet er auch für den Zufall, sofern er nicht beweist, dass dieser auch ohne seine Einmischung eingetreten wäre.

2-) CO:

II. Responsabilité

Art. 420

1 Le gérant répond de toute négligence ou imprudence.

2 Sa responsabilité doit toutefois être appréciée avec moins de rigueur quand il a géré l’affaire du maître pour prévenir un dommage dont ce dernier était menacé.

3 Lorsqu’il a entrepris la gestion contre la volonté que le maître a manifestée en termes exprès ou de quelque autre manière reconnaissable, et si cette défense n’était contraire ni aux lois, ni aux moeurs, il est tenu même des cas fortuits, à moins qu’il ne prouve qu’ils seraient aussi survenus sans son immixtion.



1   Madde gerekçesinin “526 ncı maddesinde” şeklindeki ifadesini “527 nci maddesinde” şeklinde anlamak gerekir.

 


Copyright © 2017 - 2024 Prof. Dr. İlhan Helvacı. Tüm hakları saklıdır.
X